Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 9. Kocaeli Kitap Fuarı’nın ikinci gününde Ali Bektaş, Anadolu Müslümanlığı konulu söyleşisiyle kitapseverlerle bir araya geldi. Bektaş, “Kocaeli Kitap Fuarı, Türkiye’nin tamamında konuşuluyor. Bu da Kocaeli’nin nüfus olarak kozmopolit olmasından kaynaklanıyor. Bu kozmopolitlik Kitap Fuarı’na yansıdığından fuar öne çıkıyor” dedi. Bektaş, Anadolu Müslümanlığının doğu ve batı arasında süzgeç oluşturduğunu da sözlerine ekledi.
TÜRKLER DÖNEMİNDE İSLAM DAHA FAZLA BATIYA ULAŞTI
Kılavuz Gençlik Sahnesi’nde gerçekleşen söyleşide Ali Bektaş, tüm dünyada Müslümanlık aynıyken Anadolu’da nasıl irfan olmaya dönüştüğünü aktardı. Emevi çağında İslam’ın sadece Araplara gelmiş gibi yorumlandığını ve Emeviler’in diğer Müslümanlardan vergi almaya başladığını aktaran Bektaş, Abbasiler döneminde bu durumun biraz değiştiği belirtti. Bektaş, “Türkler döneminde İslam daha fazla batıya ulaştı. 1453 yılında İstanbul’un fethedilmesi Peygamberin işaret ettiği bilinçle yapıldı. Doğu Romalılar, ‘Kardinal külahı görmektense Müslüman sarığını tercih ederiz’ demişlerdi. Bunu dedirten Anadolu irfanıdır” diye konuştu.
COĞRAFYA KADERDİR
Anadolu Müslümanlığı, doğu ve batı arasında bir süzgeç vazifesi gördüğünü söyleyen Bektaş, “Batıdan doğuya geçen bir şey bizim süzgecimizde geçer aynı şey doğudan batıya geçen şeyler içinde geçerli. Bir elimizde doğuyu diğer elimizde batıyı tutuyoruz. Coğrafya kaderdir bu anlamda bu doğru bir tespittir” dedi.
TOPRAK KAYBETMEDİK AMA AHLAK KAYBEDİYORUZ
Ali Bektaş, ‘’Biz 1923’ten sonra toprak kaybetmedik, ama toprak gibi olan ahlakımızı kaybediyoruz. Cumhuriyetin ilk yıllarında bu gerilemeyi nasıl durdururuz diye çalışmalar yapılmıştır. Yapılan ilk inkılaplar buna çare olarak düşünülmüştür. Uygulamaların neticesi kimi zaman kötü olsa da amaç esasen budur’’ ifadesini kullandı.
ANADOLU İRFANI DÖRT ESAS ÜZERİNE KURULU
Bektaş, Anadolu İrfanının dört esas üzerine kurulduğunun altını çizerek bunları tek tek açıkladı;
1. Ehlibeyte bağlılık. Peygamber’siz Kuran, Kuran’sız Peygamber anlaşılmaz. Dinin merkezinde Peygamber vardır. Din Peygamberle anlaşılır.
2. Alın teri el emeği ile geçinmek. Helal kazanmak ve helal yemek.
3. Bilgiyi yaşayan ve olgun insandan öğrenmek. Bilgi kitaptan öğrenilmez. Konunun uzmanıyla okunursa öğrenilir. Kuran okuyarak Müslüman olan sahabe yok. Fakat Peygambere gidip sorup öğrenip Müslüman oldular. Din insanı kamilden öğrenilir.
4. Her anlamda iç ve dış sefere hazır olmak. Allah’ın sözünü yüce tutmak için insan her an sefere hazır olmalı.
