|
Çevresel olaylar ve gelişmiş tanı olanaklarının artışına paralel olarak son yıllarda kalp hastalığının görülme oranları tüm dünya ile birlikte giderek artıyor. Cerrahi yöntemde kanser türleri büyük bir kişiye sahip olsa da hastalarda sadece küçük bir bölüm ameliyat edilebiliyor. Çünkü, hastalık kanserinin ileri evreye kadar genellikle sinsice ilerlemesi nedeniyle tanı konu pek çok hasta ameliyat olması sonucu ölmüş oluyor. Bu noktada devreye giren ve ilaçlar için büyük bir umut olan TARE (Transarteriyel Radyoembolizasyon) yönteminin kullanımı ise giderek giderek artıyor. TARE yöntemi hedefe yönelik yüksek dozda radyasyonun tümörün küçülmesini sağlarken, çevresel dokulara ve hasara neden olur. Acıbadem Maslak Hastanesi Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof.
Ameliyat olamayan uygulamalar uygulanıyor!
TARE (Transarteriyel Radyoembolizasyon) yöntemiyle, kalp kanseri ve teşhise metastaz yapabilen pek çok kanser türüne uygulanabilmektedir. Tümörün büyüklüğü, konumu veya yayılımı nedeniyle ameliyat olamayan bir başvuru yapılıyor. Tümördeki bozulmanın küçülme etkisi sayesinde hastaların cerrahi yöntemle uygun hale gelmelerini sağlıyor. Ayrıca, ameliyat değişiminin sona ermesi, ileri evre kanserlerde yine aynı dağılımların diğer tedavi seçeneklerine uygun hale gelmelerini ve bu sayede yaşam kalitesinin yükselmesini hedeflemektedir.
Yöntem 2 yöntemi
TARE (Transarteriyel Radyoembolizasyon) yöntemiyle anjiografi eşliğinde ve lokal anestezi altında iki aşamadan ayrılır. 1.5 – 2 dakikada tamamlanan TARE yönteminin ilk anjiyo istasyonunda provası gerçekleştiriliyor. Sıklıkla kasık bölgelerindeki damarlara yerleştirilen ince bir katater keskinliğe giden damarlara yönlendiriliyor. Kanseri besleyen damarların haritaları çıkarılıyor ve uygulanıyor olan radyoaktif mikrokürelerin dozu hesaplanıyor . Olası tümörlerde özel bir ilaç tedavisi yapılıyor ve radyoaktif mikrokürelerin başka organlara kaçıp kaçmadığı testler yapılıyor. Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Koray Güven, TARE yönteminde prova aşamasında kritik bir sisteme sahip olarak işaretlenerek, "Provada amacımız tedavi tümörü yok etmek için kullanılabilir radyasyon miktarı ve damarlardan kaçak çalıştırma yapmadığını tespit etmektir.
Mikrokürelerin dozu kişiye özel planlanıyor!
TARE yöntemi, kişiye özel bir gömlek diker gibi özel bir doz ve planla uygulanıyor. Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Koray Güven, provada hesaplanmış olan radyoaktif parçaların yaklaşık 10 gün sonra aynı yine anijyo yöntemiyle tümöre iletildiğini belirterek, "Tüm ölenlerin elde ettiği yüksek dozda mikroküreler kansere maruz kalırken tümörü besleyen kan topluyor da kısıtlanıyor.
Kısa sürede yüksek doz, maksimum etki!
TARE yönteminin en önemli avantajı, standart radyoterapi yöntemlerindeki maksimum dozun 20-30 kat daha fazlasının verilebilmesidir. Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Hastaların aynı gün veya bir gün sonra hastanede taburcu oldukları bu yöntemle uygulanan bir başka önemli avantaj ise tedavi ve radyoterapi yöntemleri gibi ciddi yan ayakta neden olmaması. Karın ağrısı, hareketsizlik veya halsizlik gibi yan etkiler normal yaşamı olumsuz etkilemeyecek kadar hafif seyrediyor ve bu sayede günlük aktivitelere hızlı bir şekilde dönüş yapabiliyor.
----------------------------kutu bilgisi -------------------
proteininde 17 santimlik tümör vardı
TARE yöntemiyle operasyonun izlediği an!
Özel bir şirkette üst düzey yönetici olan 55 yaşındaki Meltem Gürsoy, iki yıl önce karının sağlandığı, çalışanların ağrı nedeniyle bir hastanenin acil servisine başvurmuş. Yapılan incelemelerde Meltem Gürsoy'a “kolanjiokarsinom” bir başka ifadeyle “safra yolları kanseri” tanısı konulmuş. Mikroptaki 17 santimlik kötü huylu tümörün hem büyük olması hem de bulunacağı konum nedeniyle Meltem Gürsoy'un ameliyat olma şansı yokmuş. Üyelerin TARE dağıtımları üzerine zaman kaybıden Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Koray Güven'e başvurmuş ve umut dolu yolculuklar böyle başladı.
TARE yöntemi sayesinde hareket edebildim!
Meltem Gürsoy, tedavi ve immünoterapiyle paralel olarak genişleyen TARE yöntemi sayesinde ameliyat olma başarısını yakaladığını belirterek, "Bu tedaviler ile tümör 17 santimden 6 santime düşürülmeden ameliyat edilebildi. Tümörün çıkarılmasının ardından bu kez koruma amaçlı yine iyileştirme ile immünoterapi tedavisi aldı" diyor. Birkaç ay sonra tekrarlayan tümör nedeniyle kendisine yeniden TARE tedavisi uyguladığını söyleyen Meltem Gürsoy, "Çok toplandım, çünkü düzenli olarak yapılan kontrollerimde nüksü olmayan tümör hemen tespit edildi. Artık tüm tedavilerim bitti ve sağlığıma kavuştuğum için çok mutluyum" diyor.
Tümör çok büyüktü ve bölgedeydi!
Kolanjiokarsinom olarak safra kesesi kanserinin genellikle çok ileri evreye kadar ilerlediği belirtilir. Meltem Gürsoy'da da tümör uzun süre ilerlemiş ve kitlesel 17 santim büyüklüğündeki menzilde sinyal sinyali veriyordu. Hücredeki tümörün hem büyük olması hem de organın yer alması nedeniyle Meltem Gürsoy'un ameliyat edilip edilmeyeceği tespit edildi. Acıbadem Maslak Hastanesi Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Koray Güven, Pek çok hastalıkta ki hekimler ile yapılan multidisipliner bir toplantının ardından TARE yöntemine karar verildiği belirtildi, "Karaciğerin sağında ya da solunda yerleşmiş tümör bir çok büyük değilse çıkarılabiliyor. Ancak hem damar hem yollarının birleştiği ve vazgeçilemez yapılarının olduğu bir yer olan beynindeki bir tümörün çıkarılması ise neredeyse çalışıyor. TARE yönteminin ardından tüm 6 santime düşünce hastamız ameliyat olabilme duyusunu yakaladı” diyor.
Hastamız sağlığı sağlıklı bir şekilde devam ediyor
Koray Güven, "Bu yöntemin tekrar uygulanabilmesi gibi önemli bir hastalık var., yine aynı şekilde ve bu kez düzenli olarak yaptığımız kontroller sayesinde erkenden teşhis ettiğiniz küçük tümöre yüksek oranda doz vererek tedavimizi gerçekleştirdik.
|
