3 gün boyunca sürecek olan bu yılki konferansın ana temaları “Afetlere Hazırlık Yılı Kapsamında Afet Risklerinin Azaltılmasında Yenilikçi Teknolojiler” ve “Sismik Dirençlilik” olarak belirlenmiştir.
Konferansa Kaymakam Mustafa Güler, GTÜ Rektörü Prof. Dr. Muhammed Hasan Aslan, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Yaşar Çakmak, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, Çayırova Belediye Başkanı BÜNYAMİN ÇİFTÇİ, Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler, Türkiye Deprem Mühendisliği Derneği Başkanı Bilge Siyahi, İnşaat Mühendisleri Odası Gebze Temsilcilik Başkanı Ahmet Kadı, GTÜ İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Akbaş, kurum ve kuruluş temsilcileri, akademisyen ve öğrenciler katıldı.
Konferansta yaptığı konuşmada Kaymakam Güler; “Bulunduğumuz coğrafyayı geçmişten günümüze etkileyen ve etkileyecek olan deprem ile ilgili bilimsel çalışmanın Gebze ilçemizin göz bebeği kıymetli üniversitemiz Gebze Teknik üniversitesinde yapılması bizleri memnun etti.
Ben gerek rektörümüze gerek inşaat mühendisliği bölüm başkanımıza gerekse bu sempozyuma katkı sunan kıymetli hocalarımıza uzaktan katılan hocalarımıza ve konuklarımıza çok teşekkür ediyorum.
Deprem, coğrafyamızda geçmişten bugüne çok ciddi can kayıplarına sebep olmuştur. 1999 yılında meydana gelen Gölcük depremi sonrasında deprem yönetmeliğinde önemli değişiklikler yapıldı. O günden bu zamana kadar geçen zaman içerisinde güncellemeler yapılmaktadır. İstanbul'da meydana gelen depremler, Bingöl’de meydana gelen ve Anadolu'nun birçok ilinde Elazığ'da, İzmir’de yakın tarihte meydana gelen depremler sonrasında bu deprem yönetmeliğinin yayımlandığı 1999 yılından bu yana yapılan binalardan kaçak yapıların ne kadarının deprem yönetmeliğine uygun yapıldığını bilmiyoruz. Bu binalarda risk taşımaktadır. Bunlar içinde bir çözüm bulunması gerekmektedir.
Dünyanın hiçbir yerinde yapılacak yapılar insanların keyfine, insanların iradesine bırakılmıyor. Ülkemizde mutlaka düzenleyici, caydırıcı müeyyide uygulayan kurallar var. Ama biz bu kuralları tatbik etmekte, uygulamakta yetersiz kalıyoruz. Yani bu insanlar daha çok rant elde etmek istiyor. İnşaat yapan müteahhitler bir kaç metre daha fazla inşaat yaparak para kazanmak istiyor. Bunu sınırlayan otorite gönüllerde ki vicdanımıza maalesef yetmiyor yani insanların vicdanına ve insafına bıraktığınız zaman ne kadar anlatırsanız anlatın başlarına bir felaket gelmeden kendi tedbirlerini almıyorlar. Bunun en caydırıcı yöntemi, usulü kamu otoritesinin bu inşaatların yapımında teknik kurallara uyulmaması halinde ciddi caydırıcı müeyyidelerin uygulanmasıdır.
Bunu sağladığınız takdirde en azından bundan sonraki yapılacak binalarda deprem yönetmeliğine uygun binaların üretilmesi mümkün olacaktır. Mevcut yapı stokunun sağlıklı yapılara dönüştürülmesi ile ilgili de mutlaka yasal düzenlemeler yapılması lazım ve bu konuda yargıya gidildiği zamanda bunun iptal edilmemesi için gerekli düzenlemelerin iyi yapılması gerekmektedir.
İçişleri Bakanlığımızda 2021 yılını afete hazırlık yılı olarak ilan etti. Gerek yüz yüze gerek sanal olarak çevrimiçi eğitimler ile bütün kamu personelini afete karşı duyarlı ve bilinçli hale getirmeye çalışıyor. Tek çare yeni binaların sağlam depreme uygun yapılmasıdır. Diğerlerinin de hızlı ve etkili bir şekilde güncellenmesi, dönüştürülmesi gerekmektedir. Bu sempozyuma katkı sunan değerli hocalarımıza teşekkür ediyorum. Tekrar bu sempozyumun ilçemizde yapılmasından duyduğum memnuniyeti ifade ederek hepinize saygılarımı sunuyorum.” dedi.
