kansere karşı savan besinler ile ilgili bilgilendiriyor;
NAR: Baş-boyun, kalınbağırsak, lösemi, meme ve prostat kanserlerine faydalı. Ayrıca kansere karşı
koruyucudur. Nar, binlerce yıldır kullanılan bitkisel ürünlerin başında gelir. Günde 50 mililitre nar
suyunun uzun süreli kullanılması ile yarar elde edilir.
ZERDEÇAL: Ağız, idrar torbası, mide, rahim ağzı, kalınbağırsak ve cilt kanserlerine karşı koruyucu
olabiliyor. Günde 2 tatlı kaşığı tüketilmesi yararlı
DOMATES: Likopen isimli madde içeren domates prostat, akciğer ve mide kanseri riskini azaltabiliyor.
Pişmiş olarak tüketilmesi daha fazla yarar sağlıyor
DUTSU MEYVELER: Ahududu, dut gibi meyveler ağız, yemek borusu ve kalınbağırsak kanserine karşı
koruyucudur. Günde bir fincan tüketin.
SARIMSAK: Mide, kalınbağırsak, yemek borusu ve prostat kanserine karşı koruyucudur. Pişirilme,
mikrodalga veya kurutmayla hazırlanan sarımsak ürünlerinde asıl yararlı madde olan alil sülfür
bileşenlerinin azalır. Bu nedenle ideali çiğ tüketilmesidir.
ZEYTİNYAĞI: Dünyada son yıllarda önem kazanan sağlıklı besinlerin başında geliyor. Meme,
yumurtalık, kalınbağırsak, yemek borusu, mide ve akciğer kanserine karşı koruyucu olduğu ile ilişkili
çok sayıda çalışma var.
ÜZÜM: Kansere karşı koruyucu besinlerin başında geliyor. Kanserden koruyucu resveratrol maddesi
üzüm kabuğunda bol bulunuyor. Üzüm çekirdeği ekstraktı da yararlı olan bir diğer besin takviyesidir.
YEŞİL ÇAY: Karaciğer, prostat, akciğer, pankreas, kalınbağırsak kanserine karşı koruyucu etkisi var.
Günde 5 fincandan fazla yeşil çay içilmemeli.
BROKOLİ: Kansere karşı en önemli koruyucu bitkilerdendir. Akciğer, kalınbağırsak, rahim, prostat,
yumurtalık ve meme kanseri riskini azaltıyor. Asıl yararlı maddesi acı tadını veren sülfürofandur ve bu
madde brokoli filizinde bol bulunur. Günde 1 yemek kaşığı brokoli filizi alınması, haftada 1.5 kilo
brokoli tüketilmesine eşdeğerdir.
KARA LAHANA: son yılların en dikkati çeken sebzelerinden. Bilim adamları tarafından yapılan
araştırma sonuçlarına göre kansere iyi geliyor, daha doğrusu dışardan aldığımız kanserojen toksinlerin
vücuttan atılmasını sağlıyor.Karalahana içerdiği beta-karoten, C ve E vitaminleri sayesinde kuvvetli bir
antioksidan ve vitamin deposu. Bu birliktelik sayesinde hücresel hasarın önüne geçiyor. Yaşlanmayı
geciktiriyor, bağırsakları çalıştırıyor, kabızlığı engelliyor, kalp ve kanser hastalıklarına karşı koruduğu
söyleniyor.Ancak bir çok sebze gibi karalahananın da yararlarından faydalanabilmek için çok
pişirilmemesi gerekiyor. Bizde genellikle önce haşlanır, suyu süzülür sonra da uzun uzun pişirilir. Oysa
vitamin değerlerinin ve antioksidan özelliğinin kaybolmaması için ya suda bir kaç dakika haşlanması
ya da sadece beş-on dakika kadar kavrulması gerekiyor.
ZENCEFİL: Bağışıklık sistemini artırıcı ve bulantı giderici özelliği olan zencefili özellikle taze kök şekli ile
tüketmekte fayda var.