Ülkemizde, özellikle darbe dönemlerinde sancılı süreçlerden geçmiş olan basın özgürlüğü bugün o günleri aratacak bir düzeyde gerilemiştir. Yüzlerce basın emekçisinin cezalandırıldığı birçok basın yayın kuruluşun sadece haberlerinden dolayı kapatıldığı bir dönem de basın özgürlüğünden bahsetmek mümkün değildir.

Gazetecilerin kendilerini baskı altında hissetmeden, özgürce eleştirileri ve düşüncelerini yazabilmelerinin imkanları sağlanmalıdır. Toplumun bilgilenmesini, yaşananlardan haberdar olmasını sağlayan gazetecilerin yaşadıkları büyük sorunların yanında, basının giderek önce şirketleşmesi, sonra da holdingleşmesi basının özgürlüğünü kısıtlayan en önemli etkilerdendir.

Sendikal örgütlenmenin sağlandığı, gazetecilerin gazetecilik faaliyetleri nedeniyle hapislerde çürütülmediği, gazetecilerin haklarının verildiği bir ortamda, gazetecilerin kendilerini baskı altında hissetmeyerek, özgürce haber yapabileceği gerçeği de unutulmamalıdır.

Tüm bu olumsuz koşullara rağmen; Basın emekçilerinin mesleklerinden dolayı yargılanmadığı, gerçek basın bayramını hep beraber coşkuyla kutlayacağımız günlere kısa zamanda ulaşmak dileğiyle; kalemi özgür iradeli tüm basın emekçilerimizin 24 Temmuz Basın Bayramlarını kutluyor, görevleri başında yaşamlarını yitiren basın mensuplarını saygı ile anıyorum.

Haydar Akar

TBMM Başkanvekili / Kocaeli Milletvekili