Toplumda her 10 kişinin bir dönemde karşılaştığı böbrek taşı sorunu; Yeterli su tüketimi, düzenli beslenme, hareketli yaşam ve ideal kiloya dikkat etme ile kontrol sayfasından alınabiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Üroloji Bölümü'nden Doç. Dr. Mehmet Yılmaz Salman, böbrek taşlarının nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Toplumun %15'i bir dönemde böbrek taşı ile karşılaşıyor
Tüm dünyada %15'inden fazla görülen böbrek taşı, faktörler ve yaşam koşulları nedeniyle bu oranlarda görülmektedir. Böbrek taşının en önemli sebepleri;
• Genetik faktörler: Birinci derece akrabalarda böbrek taşı öyküsü olanlarda taş riski daha yüksektir.
• Yetersiz sıvı tüketimi
• Beslenme: Hayvansal besinler, tuz, şeker ve oksalat içeren besinlerin böbrek taşı riskini arttırır.
• Obezite ve hareketsiz yaşam: Günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi olan fazla kilo ve hareketsiz yaşam böbrek taşı da neden olur.
• Tekrarlayan veri yolu akışları: Tekrarlayan toplam yol dağıtımları ve bazı bulaşıcı böbrek taşı riskinin arttırılması.
• Yaş ve cinsiyet: Erkeklerde kadınlara göre 2-3 kat daha fazla görülen böbrek taşı riski 30 yıldan sonra artar ve günümüzde kadınlar ve çocuklarda da sık sık öğrenilebilen verilerden elde edilir.
• Coğrafi ve iklimsel özellikler: iklim gibi sıcak iklimlerde yaşayan bireylerde böbrek taşı oluşma riski daha dayanıklı.
• Böbrek taşı geçmişi: Böbrek taşı geçmişi olan ilk taş azaltıldıktan sonraki 5 yıl sonra tekrarlama riski %50'nin üzerindedir.
Böbreğin içinde bekleyen taş dayanılmaz ağrılarla kendisini belli edebilir
Böbrek taşı denilince çoğu kişinin aklına gelen dayanılmaz bel ağrıları gelir. Ancak böbrek parçacıkları kendini belli etmeden, hiçbir belirti yokluğu içerisinde senelerce saklı kalabilmektedir. Hiçbir ağrı şikayeti olmayan hastalar, çoğu zaman farklı bir hastalık nedeniyle doktora başvurduğunda çekilen ultrason ya da tomografide böbrek taşı hastası olduğu öğrenilmektedir. Hastalarda dayanılmaz ağrılara neden olan taşınan kendisi değil, toplam kanındaki değerlerin engellenmesidir. Böbrek taşı ilk olarak kristal şeklinde (halk arasında kum olarak isimlendirilir) oluşur. Sağlıklı bir böbrek ve günlük yeterli miktarda su tüketildiğinde bu kristallerin miktarı ile atlanan birikim bozulmaz. Ancak kişinin bütçe düzeninin harcamasını azaltacak şekilde ya da yeterli akım üretecek kadar sıvı tüketim yoksa bu kristaller böbrekte birikerek ve birleşerek taşa dönüşebilmektedir. Genişlik aralıklarını engelleyecek boyuta geldikten sonra yapının yaşam konforunu olumsuz etkileyen böbrek parçacıkları oluşur ve bu oluşumlarla gösterir;
• Şiddetli ağrı
• aşağıda olabilir
• Pişirme sırasında yanma
• Sık idrara çıkma
• Farklı idrar yolu kokusu
• Mide bulantısı
• Ateş veya üşüme
Hastaya özel böbrek taşı tedavi edilebiliyor
Bu belgenin, kayıtlı para yollarında tıkanıklığa neden olması veya ekonomik gelişmeler durumunda daha belirgin hale gelebilir. Bu taşların oluşma sebeplerinin belirlenmesi, tedavi edilmesi açısından çok önemlidir. 2 cm'den küçük dış boyutlardaki böbrek dokuları, vücut şoku ile dalgalı kalp tedavisi (ESWL) ya da kalp kanalından girilerek böbreğin içine parçalı aletlerle ulaşılan ve taşınan lazer ile kırılıp toz haline getirildiği Retrograd intrarenal cerrahi (esnek üreteroskopi) yöntemi ile yapılmaktadır. 2 cm'den büyük taşlarda ise bel bölgesinden açılan 1 cm'lik kesi ile böbreğin içine girilerek taşların kırılması ile böbrekten temizlenebilmektedir. Tekrarlayan böbrek taşlarında tedavi sonrasında taşların nedenleri belirlenerek tedavi özel tedavi programları uygulanır. Doktor kontrolünde uygulanan bu tedaviler dışında kilo kontrolü, kapsamlı destek, fiziksel aktivite durumu, yeterli su alımı, önerilen miktarda tuz ve şeker tüketimi önemlidir.
Ali Balcı/ Medya İletişim Şefi
binali.balci@memorial.com.tr
Melis Bakangöz/ Medya İletişim Uz.
melis.bakangoz@memorial.com.tr
Gamze Türk/Medya İletişim Uz.
Binhan Aydın/ Medya İletişim Md.
binhan.aydin@memorial.com.tr
|