Yoksulluk
Yalçın Akbulut

Yoksulluk

TÜİK  verileri göre 2021 yılında ‘Ciddi maddi yoksunluk içinde olan’ çocukların oranının yüzde 34’e çıktığını gösteriyor.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verilerine göre ekonomik yoksunluk nedeniyle korunmaya, yardıma ve bakıma muhtaç çocuk sayısı 2002’de 12 bin 75’ken 2019’da 198 bin 97’ye yükseldi. Kamu Denetçiliği Kurumunun 2021 verilerine göre ailesinin yanında temel ihtiyaçları karşılanamayan çocuk sayısı 150 bine dayandı. Ekonomik nedenlerle ailesinin bakamadığı çocuklar!

Ülkelerin gelecekleri gençliğin üstünde der dururuz. Lakin her insanın bir ışığı var ama, çocuklarımızdan yayılan ışık daha güçlüdür.

Bu ülkenin giderek ağırlaşan bir “yoksul çocuklar” gerçeği var. Çocuklar aç, ağır kansızlık ve kas sorunları yaşıyorlar, eğitime ulaşamıyorlar, çocuk işçiliği artıyor,
Eğitimci olduğum için olaylara eğitimci gözüyle baktığımda sokaklarda trafik ışıklarında araçların  önünü kesen ve bir lokma ekmek için dilenen çocuklardan gelecekte ne bekleyebiriz ki oysaki bu çocukların geleceğe iyi bakabilmesi için sağlıklı bir ortama ihtiyaçları vardır.
Yoksulluk çocuk üzerinde görülen en büyük beslenme yetersizliğidir. Sağlıklı beslenemeyen çocuk ilerleyen yaşlarında sağlıklı karar verme yetkisinden uzak kalır.
Oysaki, Anayasa'mızdaki sosyal devlet nerededir? Besleyebileceğin  kadar çocuk ve sağlıklı nesil ülkelerin kaderleri olmalıdır.
Annelerin eğitimsizliği, babanın işsizliği yeşeren neslin felaketi olmaktadır. Küresel işsizliğin hızla yayıldığı bir dünyada kendi işsizimize iş bulamazken Suriye'den gelen insanlara iş kapısı açmak, ülkede yaşayan işsiz vatandaşlarımızı yoksulluğa itmek değilmidir?
Yoksulluğun sonu açlıktır, açlık vücuttaki organların yok olmasını sağlayan en büyük etkendir. Yoksulluk şiddetin en kötü şeklidir. Açlık hastalık getirir, insanlarda özgüvensizlik yaratır, şiddet yaratır.
Çünkü yoksul beden ezikliktir, bizler dünyada birlik, beraberlik huzur ve sağlıklı yaşamı bir türlü sağlayamadık ki bunlara yapacak çözümleri arayalım.
Çalışma ofisimize bakın çalışanlara gelen yemeklerin ve ekmeklerin %50 si israf edilmekte ve çöpe gitmektedir. Oysaki onlara muhtaç ne kadar insan ve hatta sokaklarda yaşayan hayvanların olduğunu düşünmek lazım.
Osmanlı İmparatorluğunun en güzel örneklerinden biriside vakıflardır, örnek olarak düşünelim Amasya'da ki Beyazıt Camii külliyesinde günde kaç kişi karnını doyurmakta,kaç kişini evine sıcak yemek taşınmaktadır.
Bugün ise ancak ramazan aylarında fakirlerin karınlarını doyurdukları kesindir. Sen işini sıkı tut,yaz gelirse gelirse bahtına ülkemizde ki yoksulların bir noktada işleri Allah'a kaldığı kesindir.
Bakın Rusya ile Ukrayna arasında savaş çıktı,ekonomimiz ve enerji hatlarımız çıkmaza girdi.
Balık çok çıktığı zaman fiyatlar düşmesin diye balığın büyük bir kısmını denize dökmedikmi ama tüketiciyi koruyan yasalar uygulansa  oto kontrol mekanızması çalışsa halkın yararına kararlar kontrol edilse fakir fukara daha rahat bir nefes almayacak mı diye sorarım kendi kendime.
Hadi hayırlısı bu kış gününde evinde sobası yanmayan, sıcak çorbası olmayan insanlara sabır diliyorum.
Saygılarımla….

DİĞER YAZILAR
Sende Yorumla...
Kalan karakter sayısı : 500
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
ŞAHİN İMZA GÜNLERİ DÜZENLEDİ
ŞAHİN İMZA GÜNLERİ DÜZENLEDİ
9 günün bilançosu ortaya çıktı!
9 günün bilançosu ortaya çıktı!

istanbul escort antalya escort travesti ankara escort ankara escort porno ankara escort bayan